Şişhane ara sokakları..
Kendi kendime gezerken, çamaşır salkımların altında ayağı çıplak elinde çokamelli ekmek ve burnu akan
bir çocukla çocuk oluyorum.. Galata sokaklarının özlemini atarken karaköyün kuytu sokaklarında buluyorum kendimi.. Uzun süredir gidemediğim kahve dükkanı press cafenin yoluna sürüklenmiş ayaklarım..
Yorgunluk kahvemi beklerken masama oturabilir miyim bile demeden rengarenk giyimli değişik saç kesimli neşeli ve yüksek sesle ismimi söyleyerek otuyor masama. TRT dönemlerinde stajyerlik yapan Gökçe.
İstanbul'da yaşayıp bunun geleneksel haline geldiğini bile bilmemekten biraz utanmıştım açıkcası. 1969 senesinde Amerika'da şiddet ve baskıdan bir polis memurunu barda rehin almasıyla başlayan olayın sokaklara kadar taşmasıyla bugüne kadar gelmiş Türkiye'de ise 2003 senesinden beri kutlanmaya başlanmış. Kendinden emin ve özgür ruh halini tamamen yansıtan bir anlatış tarzıyla devam etti.
Aşk örgütlenmektir sloganı ile çıkılmış bir avuç insanla yola sonra sevişerek direnmek adıyla devam etmişler.
Çok nefret kurbanları verdiklerini, aileleri tarafından dışlananları, yaşamak için çalışmak zorunda olan ama iş bulamayan, insanca yaşamak ve insan olmak için bu yolda olduklarından, baskı ve şiddetle bu işin olmayacağını artık herkesin anlamasını sağladıklarını ve sağlamaya da çalışacaklarını anlattı uzun uzun.
Arada verdiği eslerden bir iki sorma şansım oldu tabii :) neden Avrupa'da yaşadığı, pişmanlığı, nefreti hayalleri intikamı.. Bana verdiği cevap kısa ve keskindi.
Zaman; attığın taşı, akılsız başı, bir de gözün yaşını affetmez. Zalim sultanlara, sinsi kincilere, kraldan çok kralcılara, çocuk hayallerini çalan eyyamcılara.. Her şeye rağmen intikam demeyelim, romantik ve çiğ kalır;
ama iade-i ziyaret demek daha mantıklı...
Etkilemişti beni kurduğu cümleler.
Görmek istemediklerimize gözümüzü kapabiliriz ama hissetmek istemediklerimize kalbimizi kapamayız. Ama önce ne istediğini bilmek lazım. Eğer bilmiyorsak ne istediğimizi hem kendimizi ziyan ederiz hemde karşındakini. Hani derler ya dibini görmediğin su gibi, emin olmadığın sevgiye de teslim etme kendini..
Hayatta da bu seçimler tercih değildir ama unutulmamalı ki biriyle tanışmak tesadüftür, arkadaşlık seçim aşk ise kaderdir.
Okn Okty
3 yorum:
Değişik bir yazı olmuş ;)
Kaleminin mürekkebi hiiiiiic bitmesin oki. :))))
Yazıları güzel harmanlamışsın kardeşim tebrikler.
Yorum Gönder